Kategori : Organik Tarım - Etiketler :kıbrıs organik tarım, kıbrısta organik tarım, organik tarım kıbrıs - Tarih : 08 Şubat 2015
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ozan Özüyanık, ülkede kooperatifçiliği, iyi tarım uygulamasını vepazarlamayı ivedilikle öne çıkaracak bir politikanın olmadığını savunarak, “ilk önce bankacılık kooperatif sisteminin üretim alanlarına yerleştirilmesi gerekiyor” dedi.
Tabipler Birliği Başkanı Filiz Besim ise, ülkede en kısa sürede Hal Yasası’nın geçmesi gerektiğine dikkat çekerek, yasanın uygulanması durumunda, sadece sebzede değil, süt ürünlerinde ve işlenmiş gıdalarda da denetimlerin yapılabileceğini kaydetti.
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ozan Özüyanık,tarımsal üretimin korunmasıyla birlikte daha sağlıklı gıdaların üretilmesi için iyi tarım uygulamaları ve organik tarımın yapılmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ozan Özüyanık, Kıbrıs Postası’na konuşarak, tarım alanında yaşanan sıkıntılar hakkında bilgiler verdi. Özüyanık, ülkede kısa, orta ve uzun vadeli tarım politikasının belirlenmesi gerektiğini belirtti.
Özüyanık: “Bankacılık kooperatif sistemi kurulmalı”
Özüyanık, tarım politikasının uygulanması ve denetime geçilmesi için ilk önce bankacılık kooperatif sisteminin hükümet tarafından üretim alanlarına yerleştirilmesi gerektiğini ifade etti. Ülkede tekelleşme esasına göre tarımın gelişmesinin kaçınılmaz olduğunu dile getiren Özüyanık, kooperatif sistemi ile birlikte ülkede tarım işletmelerinin destekleneceğini, gıda güvenliği ve daha iyi safhalarda olan tarım modellerinin kendini göstereceğini belirtti.
“Hal Yasa Tasarısı geçmeli”
Özüyanık, bugün Meclis’te gündemde olan ve üreticilerin beklediği Hal Yasa Tasarısı’nın ivedilikle geçirilip, ilçeler bazında uygulamaya konması gerektiğini savundu. Hal Yasası ile birlikte üreticilerin de söz sahibi olacağı, Pazar fiyat dengelerinin daha iyi olacağı, kalıntı analizlerinin daha sık yapılacağı bir yapının oluşacağını belirtti. Özüyanık, tüm bunların yapılabilmesi için üreticilerin üretici kayıt defterlerinin olması gerektiğini söyledi.
Özüyanık şunları kaydetti: “Gıda güvenliği düşünüldüğü zaman yalnızca ziraat mühendisleri değil tarladan sofraya bir zincir olan birçok meslek kuruluş ve örgütleri de içine alıyor. Gıda güvenliği mevzuatının AB gıda güvenliği mevzuatına uygunlaştırılması çalışması sürerken, ilgili bakanlıkların hazırladığı AB uyumlu yasa tasarıları gündemde. Bunlardan biri de Meclis alt komitesinde görüşülüp uygulama sürecine hak kazanan Genel Gıda ve Yem Yasası oldu…”
“Toprak Koruma Yasası önemli”
Tüm bu yasaların geçecek olan yasalarla uyum içinde olması gerektiğini belirten Özüyanık, ivedilikle kazandırılması gereken toprak koruma yasasının da önemine değindi. Özüyanık, toprak koruma yasasının tarımsal arazilerin ülkedeki toprakların kalitesine göre daha iyi yapılması ve gelecek nesillere kalacak tarımsal alanların gıda ihtiyaçlarının karşılanması açısından önemli olduğunu ifade etti.
“Ülkesel Fiziki Plan şart”
Özüyanık, ülkesel fiziki planın hazırlanması için ziraat mühendisleri olarak hassasiyetle üzerinde durduklarını söyleyerek, verimli toprakların korumaya alınmasıyla,şehir içinde bulunan toprak arazilerinden, şehirlerin imara genişlemesi açısından yasanın ivedilikle geçmesinin önemli olduğunu belirtti. “Hükümetler gelip geçicidir, fakat bütünseldir. Bütünlüklü, kalıcı politikalar ülkeye kazandırılmalıdır” diyen Özüyanık, ülkede tarımsal işletmelerin geliştirilebilmesi için gerek AB, gerekse Çukurova Kalkınma Ajansı’nın destek verdiğihibe programlarının olduğunu anlattı. Özüyanık, hibe programlarının uygulanabilmesi için tarımsal kooperatifçiliğin oluşmasının şart olduğunu söyledi.
“Hep aynı şahıslar hibe alıyor”
Özüyanık, “Hibeler sürekli aynı kişilere değil, kooperatifçilik çatısı altında küçük ve orta çaptaki işletmelerin de faydalanabileceği bir programa dönüşmesi gerekiyor. Bu bilinçe birlikte örnek bir ihraç üretim modelini geliştirmek üzere bakanlık ile çalışmalar yapıyoruz. Önemli bir ihraç ürünü olan enginar üzerine bir kooperatifçilik kuruldu. Maalesef, bu proje bugün yedekler listesinde sürünmektedir. Çünkü, aynı şahıslar tekrar tekrar aynı programa hibe aldılar. Tabipler Birliği ile yaptığımız organik tarım içinde yer alan zeytin, domates, üzüm ve narenciye gibi ürünlerde plot bölgeler seçildi ve AB hibe programında bir projemiz oldu. Ama bu proje de hibe programından geçer not almadı. Sonuç olarak, ülke yararına kalıcı tarımsal ve sürdürülebilir, tarım modellerini teşvik edici pek bir fayda sağlanamadı” dedi.
“Kalıcı politikalar hazırlanmalı”
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ozan Özüyanık,oda olarak tarımsal politikları içeren bir taslağı hazırlamakta olduklarını, tamamlanınca ilgili bakanlıklara dağıtımını yapacaklarını söyledi. KTMMOB çatısı altında geçtiğimiz yıl Şubat ayında Çevre Mühendisleri Odası, Maden Mühendisliği Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası olarak düzenlenen Su, Tarım ve Çevre Kongresi sonuçlarını ilgili bakanlıklara ilettiklerini anlatan Özüyanık, uygulanabilir bir sonuç alamadıklarını belirtti. Özüyanık, kalıcı politikalar hazırlanarak, hangi hükümet olursa olsun gündemde yerini alması gerektiğini kaydetti.
Besim: “Henüz tüzükler oluşmadı”
Kıbrıs Postası’na açıklamalarda bulunan Tabipler Birliği Başkanı Filiz Besim, Genel Gıda ve Yem Yasası’nın Meclis Genel Kurulu’ndan geçtiğini,ancak tüzüklerin oluşmaması nedeniyle uygulanabilir olmasının zor olduğunu belirtti. Besim, ürünün hangi tarladan nasıl geldiğinin denetlenmesi için tüzüklerin oluşmasının gerekli olduğunu anlatarak, “tarladan çatala tüm aşamalarda denetim olmalı” dedi. Besim, Denetleme Kurulu’nda yer aldıklarını, Tabipler Birliği olarak henüz yasayla ilgili bir toplantıya çağrılmadıklarını söyleyerek, “bize söylenen çalışmaların devam ettiği yönündedir” dedi.
“Yediğimiz içtiğimizden emin olacağız”
Hal Yasası’nın da önemine değinen Besim, yasanın geçmesiyle birlikte sürekli denetimlerin olacağını ifade etti. Besim, sadece sebzede değil, süt ürünlerinde ve işlenmiş gıdalarda da denetimlerin yapılabileceğini kaydetti. Besim, Hal Yasası’nın en erken zamanda geçmesi gerektiğine vurgu yaparak, her ürünün etiketli olacağını söyledi. Hal Yasası’nın olmazsa olmaz bir yasa olduğunu anlatan Besim, yasanın geçmesi durumunda, “yediğimiz içtiğimiz herşeyden emin olacağız” dedi.
Kaynak: Kıbrıs Postası
